Fahrettin Kerim Gökay Cad.

Yazıcı Apt. No:111 D:2 Kadıköy | İstanbul

+90 539 914 23 10

uckun@burakuckun.com

Pts - Cts: 10:30 - 18:00

Randevu ve İrtibat Saatlerimiz

Depresyon Nedir Belirtileri Nelerdir

Depresyon Nedir?

Depresyon, eskiden keyif alınan şeylere karşı ilgi kaybına neden olan, örseleyici ve günlük hayattaki işlevselliği olumsuz yönde oldukça fazla etkileyen, toplumda oldukça sık görülen bir duygudurum bozukluğudur. Depresyon aslında bir semptomlar topluluğudur ve pek çok klinik tabloya eşlik edebilir.

Depresyon nedir, Deprsif bozukluk belirtileri nelerdirKadınlarda erkeklerden iki kat daha fazla görülür. Toplumda yaşam boyu görülme sıklığı kadınlarda %10 ila %25 iken, erkeklerde %5 ila %12 civarındadır. Depresyon her yaşta görülebilmekle beraber en sık olarak, 25 ila 44 yaş arasında görülür. Bu makalede depresyon nedir, depresyon türleri ve tedavisi hakkında bilgiler geniş bilgi bulabilirsiniz.

Bazı zorlu yaşam olayları (boşanma, işini kaybetme, bir yakının vefatı, iflas, büyük bir hastalığa yakalanmak vb.) olduğunda üzülmek, olağan bir durumdur. Elbette her bireyin gündelik yaşamında duygusal iniş ve çıkışlar olabilir. Ruh halindeki bu tür iniş ve çıkışlar belli bir noktaya kadar olağan kabul edilebilir. Ancak, ruhsal durumdaki bu tür değişimler eğer kişinin günlük aktivitelerini, iş ve sosyal yaşantısını belirgin bir oranda olumsuz etkilemeye başlamışsa, o zaman bir duygudurum bozukluğundan bahsedilebilir.

Yazı İçeriği:

Depresyon Sebepleri

Depresyona neyin sebep olduğu aslında hala araştırma konusudur.  olsa da depresyon oluşumuna katkıda bulunduğu düşünülen bazı unsurlar, şunlardır:

Beyin Kimyası : Serotonin ve dopamin dahil olmak üzere bazı nörotransmitterlerin dengesizliği, depresyon gelişimine katkıda bulunur. Nörotransmitter; nöronlar arası iletişimde rol alan veya bir nöron ile başka bir hücre arasındaki iletişimi sağlayan kimyasallara denir.

Genetik Yatkınlık : Birinci derece akrabanızda (biyolojik ebeveyn veya kardeş) depresyon varsa, depresyona yakalanma olasılığınız, genel nüfusa göre yaklaşık üç kat daha fazladır. Bununla birlikte, aile öyküsü olmadan da depresyon geçirebilirsiniz. Depresyona sebep olabilecek genlerin saptanması için yapılan bilimsel araştırmalar hala devam etmektedir.

Stresli Yaşam Olayları : Sevilen birinin ölümü, travma, iflas, boşanma, travmalar, izolasyon ve destek eksikliği gibi bazı zorlu deneyimler, depresyonu tetikleyebilir.

Bazı Tıbbi Durumlar: Kronik ağrı ve diyabet gibi bazı kronik durumlar da depresyona neden olabilir.

İlaç ve Madde Kullanımı: Bazı ilaçlar, yan etki olarak depresyona neden olabilir. Alkol dahil, madde kullanımı da depresyona neden olabilir veya depresyonu daha da kötüleştirebilir.

Depresif Bozukluk Kimlerde Görülür?

Depresyonda kalıtımsal etkenler de önemlidir. Ailede ruhsal bozukluğu, suisid girişimi ve depresyon geçmişi olan kişilerde depresyon riski, 1.5 ila 3 kat daha fazladır. 65 yaş üstü yaşlı nüfusun %10 ila %15 ‘inde anlamlı bir ölçüde depresif semptomlar görülür.

Depresyon Türleri Nelerdir?

Majör Depresyon: Belirtilerin en az iki hafta boyunca sürekli olarak devam ettiği ağır bir depresyon türüdür. En sık görülen psikiyatrik rahatsızlıklardandır. Aşağıda bu depresyon türünden daha detaylı olarak bahsedeceğiz

Bipolar Bozukluktaki Depresyon: Depresyon ve mani (aşırı coşku ve enerji) arasında dalgalanan ruh hali ile karakterizedir.

Unipolar Depresyon: Bipolar bozukluğun aksine, mani veya hipomani dönemleri yaşanmayan bir depresyon türüdür.

Doğum Sonrası Depresyon: Doğum sonrasında annelerde sıkça görülen depresyon türü.

Mevsimsel Depresyon: Mevsim değişiklikleriyle ilişkili olarak özellikle sonbahar ve kış aylarında belirtiler görülen depresyon türüdür.

Kronik depresyon (distimi): Kronik depresyon, uzun süre (iki sene veya daha fazla) devam eden bir depresyon türüdür. Belirtileri majör depresyondan daha az şiddetlidir. Kişinin günlük yaşamındaki işlevselliğini önemli oranda etkilemez.

Atipik depresyon: Atipik depresyonun belirtileri tipik depresyon tablosundan biraz farklıdır. Klasik depresyonun tam tersine, olumlu olay ve yaşantılara olumlu tepki verilir. İştah artışı, uyku süresinde artış ve reddedilme korkusu gibi bazı belirtiler görülür. Atipik depresyonun tedavisinde antidepresandan ziyade, psikoterapi önerilir.

Psikotik depresyon: Çok ağır bir depresyon türü olup hezeyan, halüsinasyon ve düşünce bozuklukları ile seyreder. Özellikle genç hastalarda, psikotik depresyon ile şizofrenin ayırımı zordur. İntihar riskinin en yüksek olduğu depresyon çeşitlerindendir.

Majör Depresyon Nedir?

Depresyona sebep olan bu tür olumsuz yaşam olaylarının bitiminde veya sebepsiz yere depresif ruh hâli devam ediyorsa, bu durum klinik veya majör depresyon (ağır depresyon) olarak nitelendirilebilir. Her 4 kadından biri ve her 8-10 erkekten biri, yaşamları boyunca en az bir kez bu depresyon türünü yaşayabiliyor. Majör depresyon, en sık görülen psikiyatrik hastalıklardandır. Biyolojik, genetik, ve psikolojik yatkınlıkla birleşen bazı olumsuz yaşam olayları, majör depresyondaki ana etkenlerdir.

Bir kişiye klinik olarak depresyon tanısı konulabilmesi için, semptomların en az iki hafta sürmesi gerekir. Depresyon, en az iki hafta boyunca ve neredeyse her gün devam ediyorsa, ayrıca üzüntü halinin yanı sıra umutsuzluk, mutsuzluk, isteksizlik, karamsarlık, suçluluk, keder, hayattan zevk alamama, yeme alışkanlıklarında değişiklik, uyku problemleri gibi birçok belirtileri de içeriyorsa, bunun olağan bir üzüntü halinden çok daha farklı bir durum olduğunu söylemek mümkündür.

Majör depresif bozukluk halk arasında genellikle sadece “depresyon” olarak adlandırılsa da aslında en şiddetli depresyon türlerindendir. Majör depresyon vakalarında hiç vakit kaybetmeden tedaviye başlanmazsa, depresyon kötüleşebilir ve çok uzun sürebileceği gibi hayati sıkıntılara da yol açabilir. Bazı şiddetli depresyon vakaları, kendine zarar verme veya intihar girişimlerine yol açabilir. İyi haber şu ki, bu konuda uygulanacak terapi ve tedavi programları, semptomların iyileştirmesinde çok etkili olabilmektedir.

Depresyon Belirtileri Nelerdir?

Depresyonun belirtileri türüne ve şiddetine bağlı olarak değişkenlik gösterebilmekle beraber, genel olarak depresyon belirtileri şu şekildedir:

  • Çok üzgün, umutsuz veya endişeli hissetmek, sebepsiz ağlama atakları. (Depresyonu olan çocuk ve ergenler, üzgün olmaktan ziyade, sinirli olabilirler).
  • Eskiden zevk alınan şeylerden artık zevk alamamak ve isteksizlik (anhedoni).
  • Kolayca sinirlenmek, öfke patlamaları ve basit şeylerden derin hayal kırıklıkları yaşamak,
  • Değersizlik hisleri, suçluluk duyguları, öz saygı yitimi,
  • Hareketlerde yavaşlama, öz bakımda aksamalar,
  • İştah artışı veya azalmasından dolayı kilo artışı veya kilo kaybı olması,
  • Uykusuzluk veya gereğinden fazla uyumak (uyku bozuklukları),
  • Düşük enerji, halsizlik, sürekli yorgun ve bitkin hissetmek,
  • Konsantre olmakta, karar vermekte veya bir şeyleri hatırlamakta zorlanmak,
  • Baş ağrısı, mide ağrısı, sırt ağrısı veya cinsel işlev bozukluğu gibi bazı fiziksel sorunlar yaşamak,
  • İntihar veya kendine zarar verme düşüncelerine sahip olmak.

DSM-5’e Göre Depresyon Tanı Kriterleri

DSM-5’e göre, depresyon tanısı koymak için semptomlardan en az biri “depresif ruh hali” veya “anhedoni” (ilgi, istek kaybı) olmak üzere, aşağıdakilerden en az beşinin, iki hafta süresince hemen her gün var olması gerekir:

  • Depresif duygudurum
  • İlgi Kaybı
  • Uyku Bozukluğu
  • İştah-kilo değişikliği
  • Halsizlik-enerji kaybı
  • Psikomotor retardasyon veya ajitasyon
  • Değersizlik – kararsızlık – suçluluk hisleri
  • Dikkat toplamada güçlük- unutkanlık
  • Tekrar eden ölüm ve intihar düşünceleri

Depresyon Nasıl Geçer? Depresyon Tedavisi

Majör depresyonun tedavisi genellikle ilaç tedavisi ve buna eşlik eden psikoterapi ile yapılabilmektedir. Psikoterapi bir ruh sağlığı uzmanıyla sürdürülen, duygusal ve davranışsal problemler ele alınarak ruh sağlığının geliştirilmesini ve korunmasını hedefleyen tekniklerin genel adıdır. Psikoterapide bütüncül bir tedavi yaklaşımı ile sürece fiziksel egzersiz programının da eklenmesi, tedavi sürecine çok büyük katkı sağlamaktadır.

Hafif semptomları olan depresyon için Bilişsel Davranışçı Terapi ve/veya bazı diğer etkin psikoterapi yaklaşımları tek başına da yeterli olabilirken, majör depresif bozuklukta veya orta ve ciddi derecede semptomları olan kişilerde terapinin yanı sıra ilaç tedavisi de uygulanması, gereklidir. Majör depresyonda antidepresanlara yanıt vermeyen, yemeden içmeden kesilen, ağır depresif semptomlar gösteren hastalarda EKT (Elektro Konvülziv Tedavi) uygulanır.

Ağır depresyonda terapinin yanı sıra ilaç tedavisi de gerekirken hafif ve orta düzey depresyonda Bilişsel Davranışçı Terapi ve Hipnoz (hipnoterapi) tek başına da faydalı olabilmektedir.

Depresyonda İlaç Kullanımı

Psikiyatrist tarafından reçete edilen antidepresan ilaçlar, beyindeki kimyasal dengesizlikleri düzenlemeye yardımcı olarak belirtileri hafifletir. İlaç tedavisi, bazı hastaların yan etkileri olacağı korkusuyla tercih etmediği bir süreçtir. Ancak doktorunuz size antidepresan ilaç reçete ederse, kullanmanız gerekir. Antidepresan tedavisi, kişinin serebral aktivitesinin normale dönmesine yardım eder.

Depresyonun psikolojik bileşenleri olduğu gibi, fizyolojik bileşenleri de vardır. Bu nedenle, ilaç kullanılmasını gerektiren bir depresyon türü olup olmadığını doktorunuzun tespit etmesi gerekir. Kendi kendinize tanı koymayın, mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına başvurun. İlaca başladığınızda, sabırlı olun. Birkaç gün ilaç kullandıktan sonra ilaçlardan fayda görmediğiniz düşüncesiyle ilacı bırakmak, hata olur. Zira ilaçların istenen etkisi ortalama 3 hafta sonra başlar. İlaçlar, terapilerin alternatifi değildir. İkisinin bir arada olması, en doğrusudur.

Depresyonda Bilişsel Davranışçı Terapi

Bazı bilimsel araştırmalar, uygun olan hastalarda meditasyona dayalı bilişsel terapinin de (bilişsel davranışçı hipnoterapi gibi), depresyon tedavisi için çok etkili olduğu ve depresif bozukluğun nüksünü azalttığını gösterilmiştir. 1986’dan günümüze kadar yapılan birçok bilimsel çalışma ve meta analiz, sadece ilaç tedavisi ile yapılan tedavi süreciyle karşılaştırıldığında, BDT (Bilişsel-Davranışçı Terapi) ile tedavi edilen hastalarda depresyonun nüksetme oranlarının çok daha düşük olduğunu gösteriyor. Terapi sürecinde kişi, depresyonun nedenlerini anlamak ve başa çıkma stratejilerini öğrenmek için terapistle birlikte çalışır.

Akran desteği, fiziksel egzersizler (yürüyüş, spor vb.), iyi beslenme, meditasyon ve hipnoterapi gibi gevşeme uygulamaları, keyif alınan aktivitelere zaman ayırma, ulaşılabilir bazı küçük hedefler belirleyerek hobiler edinme gibi bazı başa çıkma ve yönetim stratejileri de depresyon tedavisinde çok yardımcı olmaktadır.

Depresyon Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Depresyon tedavisi ihmal edilirse belirtilerin şiddeti artabilir ve intihar girişimi gibi çok ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Tedavi edilmemiş bir depresyon aylarca, hatta yıllarca devam edebilir. Depresyon tedavi edilmezse kişi başka bazı yaşamsal veya sağlık sorunları da yaşayabileceği gibi, anksiyete bozukluğu da dahil olmak üzere diğer bazı psikiyatrik hastalıklar da baş gösterebilir.

Sonuç:

Depresyon, her yıl milyonlarca insanı etkileyen, oldukça yaygın bir ruh sağlığı problemidir. Herhangi bir sebep olmasa bile herkes depresyon yaşayabilir. İyi haber şu ki depresyon tedavi edilebilir bir bozukluktur. Online depresyon testi yapan sitelerde kendi kendinize test yaparak kendinize tanı koymaya çalışmayın. Depresif bozukluk belirtileri gösterdiğinizi düşünüyorsanız, bir klinik psikolog veya psikiyatrist hekim ile konuşmaktan çekinmeyin. Unutmayın; ne kadar erken yardım alırsanız, o kadar hızlı bir şekilde iyileşerek tekrar hayattan zevk almaya başlayabilirsiniz.

Picture of Kln. Psk. Burak Uçkun
Kln. Psk. Burak Uçkun

Hipnoterapi diplomasını dünyanın ulusal akreditasyona sahip ilk Hipnoterapi Akademisi olan, ABD Los Angeles’taki HMI College of Hypnotherapy‘de aldı. İstanbul Nişantaşı Üniversitesi “Psikoloji” bölümünden, yüksek onur derecesiyle bölüm ikincisi olarak mezun oldu. “Klinik Psikoloji” alanında Yüksek Lisans eğitimini İstanbul Beykent Üniversitesi‘nde başarıyla tamamlayarak, Uzman Klinik Psikolog unvanını aldı. Psikoloji alanındaki uzmanlığının yanı sıra inşaat mühendisliği lisans diplomasına da sahip olan Klinik Psikolog Burak Uçkun, "American Hypnosis Association" akredite hipnoterapistler listesinde yer almaktadır. Yetişkinler için Bilişsel Davranışçı Terapi ve Hipnoterapi yönelimli Psikoterapi hizmetleri vermekle beraber alandaki uzmanlara Hipnoz eğitimleri de vermektedir.

Yazarın Tüm Makaleleri
Picture of Kln. Psk. Burak Uçkun
Kln. Psk. Burak Uçkun

Hipnoterapi diplomasını dünyanın ulusal akreditasyona sahip ilk Hipnoterapi Akademisi olan, ABD Los Angeles’taki HMI College of Hypnotherapy‘de aldı. İstanbul Nişantaşı Üniversitesi “Psikoloji” bölümünden, yüksek onur derecesiyle bölüm ikincisi olarak mezun oldu. “Klinik Psikoloji” alanında Yüksek Lisans eğitimini İstanbul Beykent Üniversitesi‘nde başarıyla tamamlayarak, Uzman Klinik Psikolog unvanını aldı. Psikoloji alanındaki uzmanlığının yanı sıra inşaat mühendisliği lisans diplomasına da sahip olan Klinik Psikolog Burak Uçkun, "American Hypnosis Association" akredite hipnoterapistler listesinde yer almaktadır. Yetişkinler için Bilişsel Davranışçı Terapi ve Hipnoterapi yönelimli Psikoterapi hizmetleri vermekle beraber alandaki uzmanlara Hipnoz eğitimleri de vermektedir.

Yazarın Tüm Makaleleri

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Sorularınız mı var?

Telefon veya e-posta ile irtibata geçmekten çekinmeyin